BOZKIR PMDYİ ZİYARET ETTİ
4.02.2020 11:16:10
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Bozkır, PMDyi ziyaret etti. Bozkır, "Bu Anayasa Türkiyeye yakışmamaktadır. Türkiye demokrasisini bu pranga içinde ileriye götürmemiz mümkün değil" dedi.
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Volkan Bozkır, mevcut Anayasanın Türkiyeye yakışmadığını belirterek, Türkiye demokrasisini bu pranga içinde ileriye götürmemiz mümkün değil dedi.
Bozkır, Parlamento Muhabirleri Derneğini (PMD) ziyaret etti. PMD Başkanı Göksel Bozkurt ve üyelerle sohbet eden Bozkır, soruları da yanıtladı. Bozkır, AB İlerleme Raporu hakkında görüşünün sorulması üzerine, Daha önce raporlar yayınlandığında canlı yayınlarla açıklanırdı. Eski heyecanı kalmadı. Bu hem iyi hem de kötü. Müzakere sürecinde eskiden kamuoyunu yakından ilgilendiren siyasi reformlarla bağlantılı hususlar vardı. Onları kasalarda sakladığımız günler oldu. Siyasi reformlar hemen hemen tamamlanmak üzere. Artık teknik konulara geçilmeye başlandı. Kamuoyunun ilgisini hala siyasi bölümler çekiyor. Onlar azaldığı için rutin bir açıklamayla geçirdik diye konuştu.
Raporda, daha önceki yıllarda olup da burada sürpriz olarak yer alan bir şey görmediğini belirten Bozkır, Bu rapor, Komisyonun görüş kağıdıdır. Türkiye için bağlayıcı tarafı yoktur. Mutlaka yapın dedikleri tarafı yoktur. Bu raporların, eleştirilere açık bir ülke olarak reformların gerçekleştirilmesinde faydası oldu. Raporları her zaman önemsiyorum. Eleştirileri de takdirle karşılıyorum, katılırız, katılmayız o ayrı bir mesele... görüşünü ifade etti.
Raporda basın özgürlüğüyle ilgili eleştirilerin de yer aldığının hatırlatılması üzerine Bozkır, şunları söyledi:
Türkiyede basın özgürlüğü güçlü şekilde var. Akşam televizyonları açtığınızda her konunun geniş şekilde ve özgürce tartışıldığını, gazetelerde özgürce yazıldığını görüyoruz. Basın özgürlüğü Türkiyeden daha iyi olmayan ülkeler var. Bunu hiçbir zaman yeterli bulmuyorum. Esas olan herkesin fikrini rahatça söyleyebildiği, yazabildiği bir demokratik seviyeye ulaşmaktır. Türkiyede çok mesafe katedildi. Anayasa reformunun yapılmak istenmesinin altındaki neden de budur. Türkiyede temel hak ve özgürlükler, basın özgürlüğü, insan hakları, adaletin iyi işlenmesi, insanların karakola gittiği zaman haklarının genişletilmesi, kadın erkek eşitliğinin sağlanması kavramları son 10 yılda gündemimize girdi. Askeri darbelerle demokrasiye uymayan alışkanlıklar da gelişmiştir. En önemli göstergesi Anayasanın bizatihi kendisidir; koruyucu ve savunmada bir anayasadır. Anayasada bir korku vardır. Siyasi reformlarla bu korkuların giderilmesine yönelik önemli adımlar atıldı, Anayasanın üçte ikisi değiştirildi. Ama bu Anayasanın yapısı liberal değil.
Özal döneminde devlet ağırlıklı ekonomiden liberal ekonomiye geçişte aslında bir felsefi değişiklik olmuştur. Bugün ekonomide dünya çok büyük sıkıntılar yaşarken, piyasa kurallarının kendi başına işlemesi, hür teşebbüsün güçlenmesi, özel sektörün kamu sektörüne göre daha da güçlenmesi Türkiyeyi bugüne getirdi. Bunun liberal, özgürlükçü bir demokrasiyle desteklenmesi gerekmektedir. Kanunlarda bir lafzi yorum bir de kanun koyucunun ne düşündüğü vardır. Esas olan da kanun koyucunun onu yazarken ne düşündüğüdür. Bu açıdan bakıldığında bu Anayasa liberal, özgürlükçe bir yapıda değil. Bu Anayasa Türkiyeye yakışmamaktadır. Türkiye demokrasisini ileriye götüreceksek bu pranga içinde götürmemiz mümkün değil.
-Anayasayı AK Parti yapacak endişesi yok-
Bozkır, anayasa konusunda tüm partilerin hemfikir olduğunu, ilk kez seçilmiş bir Meclisin anayasa yapacağını belirterek, sivil toplumun fikirlerinin alındığı, toplumun benimseyeceği bir anayasanın yapılacağını, Uzlaşma komisyonunun tezahürünün bunun en önemli göstergesi olduğunu vurguladı.
Volkan Bozkır, Bu Anayasayı AK Parti yapacak gibi bir endişe mevcut değildir. AK Partinin çoğunlukta olmadığı bir komisyonun Anayasayı yapacak olması da sağlıklı bir göstergedir. Türkiye inşallah hak ettiği bir anayasa ve onun getirdiği ilave momentumla demokraside, temel haklarda daha iyi noktaya gelecek dedi.
Tutuklu olan ya da haklarında kanuni süreç devam eden basın mensuplarının, gazetecilik faaliyetlerinden dolayı suçlanmamalarını basın özgürlüğü açısından önemli gördüğünü kaydeden Bozkır, tutukluluk sürelerinin ceza olmaktan çıkarılması gerektiğini söyledi.
-Meclisteki kavga ve mesai saatleri-
Bozkır, Meclisteki ilk kavganın muhatabı siz oldunuz, ne hissettiniz? sorusuna karşılık, Meclis platformunda hiç kullanılmaması gereken kelimeler kullanıldı. Dün bu kelimeleri kullananlar da yanlış olduğunu ifade etti. İnşallah o sayfa kapanmıştır. Dışişleri Komisyonunda 4 toplantıda 46 anlaşmayı, herkese söz vererek, sıkıntı yaşamadan geçirdik. Aynı şeyi Genel Kurulda yaşayabiliriz. Çünkü, başka bir platformumuz yok. Oradaki görüntü, Türkiyede gergilikleri artıracak veya azaltacaktır. Milletvekillerinin ona dikkat edeceğine inanıyorum dedi.
Mesai saatleri konusundaki görüşlerinin sorulması üzerine ise Bozkır, Batı ülkeleri az çalışmaktan dolayı bugünkü duruma geldiler. Orada çalışma saati haftada 35, Türkiyede resmen 40 saattir. Ama Türkiyede hem özel hem kamuda daha fazla çalışılıyor. Türkiyenin bugünkü iyi durumunu, Avrupanın birçok ülkesindeki durumu buna bağlıyorum. Daha çok çalışmaya yönelik düzenleme olmasa bile, Türk insanı bu tempoyu yakalamıştır. Önemli olan Türkiyenin bu çalışkan ve verimli ortamını sürdürmesidir açıklamasında bulundu.